Tasarım konsepti kapalı emme tüpü dış ortamla teması azaltarak daha güvenli ve daha temiz bir emme işlemi sağlamak ve hastaya mümkün olduğunca zarar veya rahatsızlığa neden olmaktan kaçınmaktır. Malzemesi genellikle silikon veya polimer plastikler gibi yumuşak ve pürüzsüz tıbbi dereceli malzemelerden yapılmıştır. Bu malzemeler sadece yüksek biyouyumlanabilirliğe sahip olmakla kalmaz, aynı zamanda sürtünme ve tahrişi etkili bir şekilde azaltabilir ve hava yolundaki hasarı azaltabilir. Doğru kullanıldığında, kapalı emme tüpü hastanın konforunu ve güvenliğini en üst düzeye çıkarabilir.
Bu emme tüpleri tasarım ve malzemede kesinlikle dikkate alınmış olsa da, yine de belirli potansiyel riskler vardır. Özellikle yüksek seri operasyonlarda kullanıldığında, emme tüpü hastanın hava yoluna belirli bir yük koyabilir, özellikle emme çok büyük olduğunda veya operasyon uygunsuz olduğunda, hava yolu duvarı hasarına veya trakeal kanamaya neden olabilir. Altta yatan hastalıkları olan hastalar için (kronik obstrüktif akciğer hastalığı, astım, vb. Hastalar gibi), hava yolunun kendisi nispeten kırılgandır ve aşırı emiş durumu ağırlaştırabilir, bu nedenle özel bir dikkat gereklidir.
Emme tüpünün kullanımı da hastanın solunum durumu ile eşleştirilmelidir. Emme kuvveti çok güçlüse veya emme süresi çok uzunsa, hava yolu basıncında değişikliklere neden olabilir, bu da rahatsızlığa veya komplikasyonlara neden olabilir. Özellikle emme işlemi sırasında, tüp uygun şekilde çalıştırılmazsa veya hasta talimat verildiği gibi işbirliği yapmazsa, spazm veya boğulma gibi hava yolu reaksiyonlarına neden olabilir. Bu riskleri önlemek için, kapalı emme tüpleri genellikle emme emniyeti daha doğru bir şekilde kontrol etmek ve aşırı sicimden kaçınmak için emme ayar cihazları veya akış sınırlayıcıları ile donatılmıştır.
Kapalı emme tüpleri yüksek biyouyumluluklu malzemelerden yapılmış olsa da, yine de bireysel hastalarda, özellikle de belirli materyallere alerjik olanlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilirler. Örneğin, bazı hastalar silikon ve plastik gibi malzemelere alerjisi olabilir ve cilt kızarıklığı, nefes alma zorluğu veya lokal tahriş gibi semptomlar yaşayabilir. Bu durumlarda, zaman içinde uygun bir emme tüpü değiştirilmeli veya alerjensiz bir malzeme seçilmelidir. Ek olarak, hastanın alerji öyküsü kullanımdan önce ayrıntılı olarak sorulmalıdır ve alerjik reaksiyonları en aza indirmek için hastanın spesifik durumuna göre uygun malzeme tipi ve spesifikasyonları seçilmelidir.
Kullanım riskini daha da azaltmak için, kapalı emme tüpleri genellikle enfeksiyon riskini önlemek için tek kullanım için tasarlanmıştır. Her kullanımdan sonra, emme tüpü hemen, özellikle aynı emme tüpünü kullanan çoklu hastaların patojenlerin yayılmasına yol açabileceği ve nozokomiyal enfeksiyona neden olabileceği bir hastane ortamında hemen uygun şekilde dezenfekte edilmelidir. Yeniden kullanılabilir emme tüpleri için, hemşirelik personelinin hijyen ve güvenliklerini sağlamak için kullanılmadan önce bunları iyice temizlemesi ve dezenfekte etmeleri gerekir.